NASA’nın 2018 yılında uzaya gönderdiği TESS (Transiting Exoplanet Survey Satellite) teleskobu, uzak yıldızların önünden geçen gezegenleri tespit etmek üzere gökyüzünü düzenli olarak taramaya devam ediyor. Şimdiye kadar 7.600’ün üzerinde geçiş olayı belirleyen teleskop, bunlardan 630’unu gezegen olarak doğrulamış durumda. TESS’in dört hassas kamerası, her 30 dakikada bir gökyüzünün geniş bir bölümünü tarayarak, yıldız ışığında meydana gelen küçük azalmaları kayıt altına alıyor.

Son olarak, TESS sayesinde Dünya’dan yaklaşık 154 ışık yılı uzaklıkta yeni bir gezegen keşfedildi. TOI-1846 b adı verilen bu gökcismi, Dünya’nın yaklaşık iki katı büyüklüğünde ve dört katı kütleye sahip. Gezegen, küçük ve nispeten soğuk bir kırmızı cüce yıldızın yörüngesinde dolanıyor ve her dört günde bir yıldızının önünden geçerek ışığında hafif bir düşüş yaratıyor. Bu düzenli sinyaller ilk olarak Mart aylarında kaydedildi ve araştırmacıların dikkatini çekti.

TOI-1846 b’nin varlığı, hem uzaydan hem de yer tabanlı teleskoplarla yapılan gözlemlerle doğrulandı. Gezegen, boyutu itibarıyla bilim insanlarının “yarıçap boşluğu” olarak adlandırdığı nadir bir kategoriye giriyor. Bu grup, kayalık yapıya sahip küçük gezegenler ile gaz bakımından zengin büyük gezegenler arasında kalan boyutlardaki gezegenleri kapsıyor.

Yüzey sıcaklığının yaklaşık 315°C olduğu tahmin edilen TOI-1846 b’nin yapısı halen netlik kazanmış değil. Ancak bazı modeller, gezegenin kayalık bir çekirdeğe, kalın bir buz tabakasına ve belki de ince bir atmosfere ya da sığ bir yüzey okyanusuna sahip olabileceğini öne sürüyor. Bilim insanları, yüksek sıcaklığa rağmen suyun belirli bölgelerde korunabileceğini düşünüyor.

Yörüngesi, Merkür’den bile daha kısa

Araştırmayı yürüten Fas’taki Oukaimeden Gözlemevi’nden Abderahmane Soubkiou, TESS verilerine ek olarak çok renkli yer tabanlı fotometrik ölçümler, yüksek çözünürlüklü görüntüleme ve spektroskopik verilerle gezegenin varlığını doğruladıklarını belirtti. Yapılan hesaplamalar, TOI-1846 b’nin yıldızının çevresindeki bir turunu dört günden daha kısa sürede tamamladığını gösteriyor. Bu da onun, Güneş Sistemi’ndeki Merkür’den bile daha kısa bir yörüngeye sahip olduğunu ortaya koyuyor.

Gezegenin yörüngesindeki bu yakınlık, yıldızın özellikleriyle de bağlantılı. TOI-1846 b’nin etrafında döndüğü kırmızı cüce yıldız, Güneş’ten yüzde 40 daha küçük ve daha düşük kütleye sahip. Yaklaşık 3300°C sıcaklıkta parlayan bu yıldız, Güneş’e kıyasla daha sönük olduğu için, çevresindeki gezegenlerin yıldızdan ısı alabilmeleri adına çok daha yakın yörüngelerde bulunmaları gerekiyor. Bu yakınlık, aynı zamanda gezegenin yıldızın önünden geçerken oluşturduğu ışık düşüşlerinin daha kolay tespit edilmesini sağlıyor.

Yeni keşfedilen gezegenin ilginç özelliklerinden biri de, sürekli aynı yüzünün yıldızına dönük olma ihtimali. “Kütleçekim kilidi” olarak bilinen bu durum, bir yüzeyin sürekli sıcak, diğer yüzeyin ise kalıcı olarak soğuk kalmasına neden olabiliyor. Eğer böyleyse, ısı dağılımı dengesiz olur ve bu da suyun daha serin bölgelerde hapsolmasına yol açabilir.

NASA, TOI-1846 b’nin atmosferini daha yakından incelemek için James Webb Uzay Teleskobu’nu devreye sokmayı planlıyor. Kızılötesi gözlemler sayesinde, gezegenin atmosferinde su buharı, metan, karbondioksit ya da benzeri gazların izleri aranacak. Ayrıca diğer teleskoplar ve gözlemevleri de gezegenin kütlesi üzerine yapılan hesaplamaları destekliyor. Bilim insanları, TOI-1846 sisteminde başka gezegenlerin de olabileceğini düşünüyor. Özellikle TOI-1846 b’nin yörüngesinde tespit edilen küçük sapmalar, sistemde daha dış bölgelerde, potansiyel olarak yaşanabilir koşullara sahip bir başka gezegenin varlığına işaret ediyor olabilir.