Tüm dünya, saniyeler içinde film indirme, sürücüsüz arabalar ve akıllı şehirler gibi fütüristik uygulamaların kapısını açan 5G teknolojisinin getirdiği hıza odaklanmış durumda. Ancak bu yeni nesil bağlantı hızı, beraberinde siber saldırganlar için de daha önce görülmemiş ölçekte ve hızda yeni tehdit fırsatları getiriyor.

Bitdefender Antivirüs Türkiye distribütörü Laykon Bilişim Operasyon Direktörü Alev Akkoyunlu, 5G’nin mimari değişikliklerinin siber güvenlik ortamını temelden değiştirdiğini belirterek, kullanıcıları ve kurumları yeni risk dalgasına karşı uyardı.

5G’ye geçiş büyük bir heyecan yaratırken, beraberinde getirdiği mimari farklılıklar siber güvenlikte yeni tehdit algılarının ortaya çıkmasına neden oluyor. Bu durumun temelinde, 5G’nin 4G ağlarından tamamen farklı bir yapıya sahip olması var. 4G, tüm trafiğin denetlendiği merkezi bir “çekirdek” (core) yapıya dayanırken, 5G; “yazılım tanımlı ağ” (SDN) ve “uç bilişim” (edge computing) gibi dağınık teknolojiler üzerine kurulu.

Bu yeni mimari, verinin merkezi bir sunucuya gitmek yerine kullanıcıya daha yakın noktalarda işlenmesine olanak tanıyor ve böylece gecikmeyi rekor seviyelere düşürüyor. Ancak bu esneklik, beraberinde güvenlik sorunlarını da getiriyor. Merkezi bir güvenlik duvarı yerine, saldırganların hedef alabileceği binlerce küçük ve potansiyel olarak güvensiz “uç” (edge) nokta yaratılmış oluyor.

5G’nin asıl hedeflerinden biri olan milyarlarca Nesnelerin İnterneti (IoT) cihazını ağa bağlama kapasitesi de riski katlıyor. Bu cihazların çoğu, güvenlik öncelikli olarak tasarlanmadı, kolayca ele geçirilebilirler ve güncellenmeleri de neredeyse imkansız. Bu durum, siber suçlulara, düşük güvenlikli bir akıllı sensör üzerinden sızıp aynı ağı paylaşan kritik kurumsal sistemlere veya kişisel verilere ulaşmak için yeni bir saldırı alanı sunuyor.

Akkoyunlu, 5G’nin sadece 4G’nin hızlandırılmış bir versiyonu olmadığını, milyarlarca cihazı birbirine bağlayacak bir devrim olduğunu vurguluyor. Bu devrimin, aynı zamanda saldırı yüzeyini de katlayarak büyüttüğünü belirterek, “4G’nin merkezi güvenlik duvarlarının aksine, 5G’nin yazılım tabanlı ve merkezi olmayan yapısı, bilgisayar korsanlarına sızmak için çok daha fazla kapı açıyor. Kullanıcıların ve şirketlerin ‘hız’ heyecanına kapılıp ‘güvenlik’ faktörünü göz ardı etme lüksü yok” ifadelerini kullanıyor.

5G ekosistemindeki kritik riskler ve alınabilecek önlemler

Akkoyunlu, 5G teknolojisinin getirdiği en kritik 5 siber güvenlik riskini ve bunlara karşı alınması gereken eyleme geçirilebilir önlemleri şöyle sıralıyor:

Milyarlarca Güvensiz IoT Cihazı: 5G, güvenlik standardı zayıf olan milyarlarca akıllı cihazı (kamera, sensör gibi) ağa bağlayarak saldırı yüzeyini artıracak. Bu riski azaltmak için, bu cihazların varsayılan yönetici şifreleri mutlaka değiştirilmeli ve ana ağdan ayrılmaları için bir “Misafir Ağı” (Guest Network) kullanılmalı.

“Ağ Dilimleme” (Network Slicing) Riski: Saldırganlar, 5G’nin sanal ağ “dilimlerinden” en güvensiz olanını (örneğin sensör ağı) kullanarak daha kritik dilimlere (örneğin kurumsal veriler) sızabilir. Buna karşı korunmak için, kurumlar “Sıfır Güven” (Zero Trust) mimarisini benimsemeli.

Azalan Görünürlük (Gölge 5G): Çalışanların 5G’yi ofis Wi-Fi’ı yerine kullanması, bu trafiği kurumsal denetimin (VPN, Güvenlik Duvarı) dışına çıkarır ve “gölge” bir risk alanı yaratır. Bu görünmez tehdide karşı, şirketler uç nokta korumasını güçlendirmeli, bireysel kullanıcılar ise 5G’de hassas işlemler yaparken mutlaka VPN kullanmalı.

Daha Hızlı Siber Saldırılar: 5G’nin hızı, saldırganların da en büyük silahı. Bu hızla çok daha büyük hacimli DDoS saldırıları düzenlenebilir ve botnet’ler rekor sürede yayılabilir. Bu hızdaki saldırılara ayak uydurabilmek için, yapay zeka ve davranışsal analiz kullanan gelişmiş güvenlik çözümleri şart.

Yazılım Bağımlılığı ve Tedarik Zinciri Açıkları: Donanımdan çok yazılıma dayalı olan 5G, tedarik zinciri saldırılarına ve yazılım açıklarına karşı daha savunmasız. Tek bir altyapı açığı milyonlarca kullanıcıyı etkileyebilir. Bu zafiyete karşı, tüm 5G destekli cihazların (telefon, modem gibi) daima en güncel yazılım yamalarını alması ve güncellemelerin asla ertelenmemesi gerekli.