1960’lı yılların ortalarında, uzay iletişimi alanında çığır açmak amacıyla ABD Hava Kuvvetleri ve MIT’deki Lincoln Laboratuvarı önemli bir göreve imza attı. Proje, askeri uzay iletişim sistemlerini test etmek ve geliştirmek için tasarlanmış iki deneysel uyduyu, LES-1 ve LES-2’yi fırlatmayı içeriyordu. Bu uydular, elektromanyetik spektrumun X bandını kullanan ilk süper yüksek frekanslı uydular olarak tarihe geçti.

Projenin başarı karnesi ise biraz karışıktı. NASA Tarih Ofisi’nin açıklamalarına göre, 11 Şubat 1965’te fırlatılan LES-1, hedeflenen yörüngesine ulaşamadı. Görünüşe göre mühimmat devrelerindeki yanlış kablolama nedeniyle uydu dairesel yörüngeden ayrılmadı ve sadece iki yıl sonra, 1967’de sinyal göndermeyi bıraktı. LES-1’in ikizi olan LES-2 ise çok daha başarılı bir performans sergileyerek planlanan yörüngesine sorunsuz bir şekilde yerleşti.

Yaklaşık yarım asır boyunca LES-1, Dünya yörüngesini dolduran sayısız uzay çöpünden biri olarak, sessiz ve ölü bir şekilde yörüngesinde dönmeye devam etti. Ta ki 2013 yılına kadar…

“Zombi uydu” yeniden canlandı

2013 yılında, İngiltere, Cornwall’da amatör bir radyo astronomu olan Phil Williams, beklenmedik bir şey keşfetti. Williams, sadece LES-1’den gelebilecek bir sinyal yakaladı. Yıllardır ölü olduğu varsayılan uydu, tabiri caizse bir “zombi uyduya” dönüşmüştü; gizemli bir şekilde tekrar aktif hale gelen uzay araçları kervanına katılmıştı.

Phil Williams’a göre, uydudan gelen sinyal dört saniyelik düzenli bir döngüde gidip geliyordu. Williams, bu tuhaf ritmin nedenini uydunun kendi ekseni etrafında her dört saniyede bir dönmesine ve motorlarının güneş panellerini tıkamasına bağladı. Williams o dönemde yaptığı açıklamada, “Güneş panellerinden gelen voltaj dalgalandıkça, bu durum sinyale özellikle hayaletsi bir ses veriyor” demişti.

Bu “uzay zombisinin” yeniden hayata dönmesi, uyduyu geliştiren Lincoln Laboratuvarı’nın da dikkatini çekti. Laboratuvar, ana üniversite kampüslerinin üzerinden her geçtiğinde LES-1’i kaydedecek bir sistem kurdu.

Laboratuvarın Gelişmiş SATCOM Sistemleri ve Operasyon Grubu lideri Navid Yazdani, bu durumu “LES-1, uzaydaki en eski uydulardan biri ve Lincoln Laboratuvarı’nın uydu haberleşmesi alanındaki mirasının bir parçası, bu yüzden bunca yıldan sonra hala yayın yaptığını görmek dikkat çekici” sözleriyle yorumladı. Yazdani, LES-1’den edinilen derslerin, gelecekteki askeri ve sivil sistemlerin önünü açan sonraki deneysel uyduların tasarımını geliştirmede mühendislere rehberlik ettiğini de ekledi.

Peki, bu uydunun zombi moduna geçmesine ne sebep oldu?

Uzmanlar kesin bir neden belirtmese de, en güçlü tahmin elektriksel bir arıza üzerine yoğunlaşıyor. LES-1’in pillerinin veya devrelerinin zamanla bozulması nedeniyle bir kısa devre yaşanmış olması muhtemel. Bu kısa devre, güneş hücrelerinden gelen gücün doğrudan vericiye ulaşmasına ve uydunun tekrar sinyal göndermeye başlamasına yol açmış olabilir.

Bu 50 yıllık “zombi uydu” bugün hala yörüngede ve çalışır durumda.