Steve Jobs’ın biyolojik babası olarak bilinen Abdulfattah “John” Jandali, yıllar geçse bile hala tartışmalı bir figür olarak anılıyor. Bu durum, ne “kötü niyetli” bir karakter olmasından ne de tamamen gizemli biri olmasından kaynaklanıyor; daha çok Jobs’un hayatındaki rolü, ikisi arasındaki bağın eksikliği ve farklı yorumlara açık anlarıyla ilgili.

Jandali Steve Jobs 1955 yılında doğduktan kısa bir süre sonra o zamanki kız arkadaşı Joanne Schieble ile birlikte onu evlatlık vermeye karar vermişti.Yıllar sonra Jandali, Kaliforniya’nın San Jose kentinde bir Akdeniz restoranı işletmeye başladı. Jobs’un biyografi yazarı Walter Isaacson’a göre, Jobs bu restoranda birkaç kez yemek yedi ve hatta Jandali’nin elini bile sıktı. Ancak restoranın sahibi olan adamın biyolojik babası olduğundan tamamen habersizdi.

Jobs, biyolojik kız kardeşi roman yazarı Mona Simpson ile yeniden bağlantı kurduktan sonra, hayatının ilerleyen dönemlerinde babasının kim olduğunu öğrendi. O zamana kadar Jandali’yi zaten tanıyordu, ancak onunla duygusal bir bağı olmadığını ve terk edilme konusunda karmaşık duygular hissettiği için ilişki kurmamayı tercih etti. Jandali ve Steve Jobs arasında bağ, ne biyolojik ne de duygusal anlamda tam olarak kurulmadı. Jandali, oğluna ilk arayan taraf olmaya çekindiğini çünkü Steve’in “parası için aradığı” şeklinde düşünmesini istemediğini söylemişti. Steve Jobs’un hayatı boyunca babasıyla yüz yüze ya da derin bir diyalog kurduğu belgesel ya da güvenilir kayda rastlanmamış olması, Jandali’yi ayrı bir tartışma noktasına koyuyor.

Jobs’un yıllar önce restoranda bilmeden babasıyla tanışmış olması, teknolojideki kariyerinin dışında hayatının olağanüstü, neredeyse şiirsel dönüşlerini vurgulayan dikkat çekici tesadüflerden biri.

Not: Fotoğraf yapay zeka ile oluşturulmuştur.