Depolama çözümleri üzerine çalışan Kioxia, hem kapasite hem de hız açısından dikkat çeken yeni bir flaş bellek prototipi geliştirdiğini duyurdu. Japonya’da yürütülen Post-5G bilgi ve iletişim altyapısı geliştirme projesi kapsamında hazırlanan bu prototip, yüksek bant genişliği gerektiren veri işleme görevleri için önemli bir alternatif sunuyor.

Yeni modül, 5 terabayt depolama kapasitesi ve saniyede 64 gigabayt veri aktarım hızıyla, yalnızca geleneksel depolama birimlerine değil, aynı zamanda DRAM tabanlı çözümlere de doğrudan rakip olabilecek bir yapı ile geliyor. Kioxia’nın açıklamasına göre, bu tasarımda bellek birimleri klasik veri yolu mimarisi yerine “halka-zincirleme” adı verilen farklı bir bağlantı yöntemiyle birbirine bağlanıyor. Her birim kendi kontrolcüsüne sahip şekilde sıralanıyor ve bu sayede kapasite artarken bant genişliği düşmüyor. Sistem, modüllerin hem hızlı hem de ölçeklenebilir bir biçimde çalışmasını mümkün kılıyor.

Bu yapıyı destekleyen bir diğer önemli unsur da Kioxia’nın geliştirdiği yüksek hızlı alıcı-verici bileşenler. 128 Gbps’ye kadar veri aktarımına imkan tanıyan bu bileşenlerde, geleneksel ikili sinyallemenin ötesine geçilerek PAM4 modülasyonu kullanılıyor. Böylece aynı iletim hattı üzerinden iki kat daha fazla veri taşınabiliyor. Ayrıca yeni kontrolcülerde, okuma gecikmesini azaltmayı hedefleyen önyükleme (prefetching) fonksiyonları da yer alıyor.

Enerji verimliliği de üst seviyede

Donanımın performans odaklı olması kadar enerji verimliliğine de dikkat edilmiş. Prototip, PCIe Gen 6 standardında sekiz hatlı bağlantı üzerinden tam bant genişliğiyle çalışırken, 40 watt’ın altında bir enerji tüketimi sağlıyor. Bu da onu özellikle güç tasarrufunun kritik olduğu sistemler için cazip bir seçenek haline getiriyor.

Tüm bu özellikler, bu yeni prototip belleği yalnızca veri depolamakla sınırlı olmayan, doğrudan işlemeye katkı sunan bir bileşen olarak öne çıkarıyor. Kioxia’ya göre, bu yapı DRAM’in geleneksel olarak üstlendiği bellek yoğunluklu görevlerde önemli bir alternatif olabilir. Özellikle 5G ve gelecekteki 6G altyapılarında, verinin merkezden uzaklaşarak uç cihazlara yakın noktalarda işlenmesi gerekliliği, bu tür çözümlerin önemini artırıyor.