Milyonlarca kilometre uzaktan tamir: NASA, Mars’taki robotları nasıl hayatta tutuyor?
NASA’nın Mars yüzeyindeki keşif aracı Curiosity, yalnızca veriler toplamakla kalmıyor; milyonlarca kilometre uzaklıktan yazılım güncellemeleri alarak görevine gelişerek devam ediyor. Peki bu güncellemeler nasıl yapılıyor ve ne tür sorunlara çözüm oluyor?
NASA, yıllardır Mars’ın sırlarını çözmek için farklı görevler yürütüyor. Bu görevlerin en kritik parçalarından biri ise yüzeyde aktif olarak çalışan robotik keşif araçları. Bu robotlar, sadece görüntü toplamakla kalmıyor; yüzeyi inceliyor, örnekler alıyor, dijital haritalar oluşturuyor ve bilim insanlarının Kızıl Gezegen’i daha iyi anlamasına katkı sağlıyor.
Ancak bu araçlar uzaya gönderildikten sonra da gelişmeye devam ediyor. Binlerce kilometre uzakta, Mars’ta görev yapan bu robotlar, tıpkı bir akıllı telefon gibi zaman zaman yazılım güncellemeleri alıyor. Üstelik bu güncellemeler yalnızca yeni özellikler kazandırmakla kalmıyor; aynı zamanda yaşanan teknik sorunlara yaratıcı çözümler sunuyor.
2011 yılında fırlatılan ve 2012’de Mars’ın Gale Krateri’ne başarıyla iniş yapan Curiosity, NASA’nın bugüne kadar Mars yüzeyinde en uzun süre çalışan keşif araçlarından biri. Asıl hedefi, Mars’ın geçmişte mikrobiyal yaşamı destekleyip desteklemediğini araştırmaktı. Ancak yıllar içinde bu hedefin çok daha ötesine geçti. Sharp Dağı, Vera Rubin Sırtı, Naukluft Platosu gibi farklı bölgeleri inceleyen araç, hem bilimsel veriler gönderdi hem de Mars yüzeyinden çektiği fotoğraflarla tüm dünyayı büyüledi.
Ancak bu uzun görev süresi, beraberinde zorlukları da getirdi. Curiosity’nin yıllar içinde hem yazılımı hem de donanımı çeşitli güncellemeler ve müdahalelerle desteklenmek zorunda kaldı.
Mars’a yazılım güncellemesi göndermek mümkün mü?
Kulağa inanılmaz gelebilir ama NASA, Curiosity’nin yazılımını zaman zaman güncelliyor. Tıpkı telefonlara ya da bilgisayarlara gelen güncellemeler gibi, bu araçlar da yeni özellikler kazanıyor ya da bazı hataları gideriyor. Elbette bu süreç çok daha karmaşık ve uzun soluklu. NASA’nın Kaliforniya’daki Jet İtki Laboratuvarı (JPL) ekipleri, güncellemeleri önce Dünya üzerinde kapsamlı testlere tabi tutuyor. Bazı yazılım geliştirmeleri için aylarca, hatta yıllarca süren denemeler yapılıyor.
Bu sürecin güzel bir örneği, 2017 yılında yaşandı. Mars’taki zorlu arazi şartları, Curiosity’nin tekerleklerinde aşınmalara yol açıyordu. Bunu önlemek isteyen JPL mühendisleri, yaklaşık 18 ay boyunca çalışarak araca daha dikkatli sürüş yeteneği kazandıran bir algoritma geliştirdi. Bu yazılım Mart 2017’de, milyonlarca kilometre uzaklıktaki Curiosity’ye başarıyla yüklendi.
2023’ün başlarında ise çok daha kapsamlı bir güncelleme yapıldı. Tam 180 farklı değişiklik içeren bu yazılım paketi sayesinde Curiosity, sürüş sırasında çevresini daha hızlı analiz edebiliyor. Önceden durup çevresini taradıktan sonra karar verebilen robot, artık birkaç saniye içinde veri işleyerek hareket edebiliyor. Bu da daha az enerji tüketerek daha fazla alanı keşfetmesini sağlıyor.
Donanım arızalarında devreye yaratıcılık giriyor
Mars yüzeyindeki bir keşif aracına fiziksel müdahale etmek tabii ki mümkün değil. Yani herhangi bir mekanik arıza olduğunda, Dünya’daki mühendislerin çok daha yaratıcı çözümler bulması gerekiyor. Bu konuda Curiosity yine çarpıcı bir örnek.
2016’nın sonlarında, aracın numune toplamak için kullandığı matkap sistemi bozuldu. Normal şartlarda bu durum, önemli veri toplamayı durdurabilecek kadar ciddi bir sorundu. Ancak JPL mühendisleri, mevcut ekipmanla yeni bir sondaj yöntemi geliştirdi. Curiosity’nin robotik kolunu farklı bir biçimde kullanarak, matkap işlevini sürdürmesini sağladılar. Üstelik bu çözüm, Mars yüzeyine gönderilen bir dizi komutla gerçekleştirildi.
Yazılım güncellemeleri ve yaratıcı mühendislik çözümleri sayesinde, Curiosity bugün halen Mars’ta aktif şekilde çalışıyor. Elde ettiği veriler, hem geçmiş yaşam izlerini araştırmak için hem de gelecekteki insanlı Mars görevlerine zemin hazırlamak adına büyük öneme sahip.



Yorum gönder