Netflix’ten kritik açıklama: Bu karar çok tartışılacak!
Netflix, içerik keşfinden film yapım süreçlerine kadar her alanda üretken yapay zekayı kullanacağını ilan etti. Şirket, yeni beta özelliğinde doğal konuşma diliyle arama imkanı sunarken, “Happy Gilmore 2” filminde karakterlerin yaşını küçültmek gibi süreçlerde de bu teknolojiden faydalanıyor.
Netflix, hissedarlarına gönderdiği son mektupta, şirketin gelecekteki büyüme stratejisinin merkezine makine öğrenimi ve üretken yapay zekayı yerleştirdiğini resmen açıkladı. Şirket, yapay zekayı sadece bir trend olarak değil, üyeler, içerik üreticiler ve şirketin genel operasyonları için önemli bir fırsat sunan temel bir araç olarak görüyor.
Akış devi, yıllardır içerik öneri sistemleri ve tanıtım teknolojilerinde zaten yapay zekadan faydalanıyordu; şimdi ise bu teknolojinin kullanım alanlarını dramatik bir şekilde genişletmeyi planlıyor.
Netflix, elindeki devasa veri varlıkları ve küresel ölçeği sayesinde, yeni nesil yapay zekadan faydalanma konusunda önemli bir avantaja sahip. Bu yeni teknolojinin ilk somut faydaları, içerik keşif özelliklerinin ve önerilerinin kalitesini artırmada görülecek.
Şu anda beta aşamasında olan yeni bir özellik, üyelerin kataloğu keşfetme şeklini kökten değiştirebilir. Kullanıcılar, artık geleneksel anahtar kelimeler yerine, doğal konuşma dili kullanarak izleyecekleri şeyleri arayabiliyorlar. Bu konuşma tabanlı arama deneyimi, izleyicinin aradığı içeriği çok daha kolay ve hızlı bulmasını sağlıyor.
Üretken yapay zekanın küresel yayılımda oynadığı bir diğer kritik rol ise tanıtım materyallerinin yerelleştirilmesi. Yapay zeka, farklı dillerdeki tanıtım metinlerini ve görsellerini hızla uyarlayarak, içeriklerin küresel izleyiciyle daha hızlı ve etkili bir şekilde buluşmasına yardımcı oluyor.
Yapım süreçlerinde yapay zekanın dokunuşu
Netflix’in yapay zeka entegrasyonu, sadece uygulamanın arka planıyla sınırlı kalmıyor; doğrudan film ve dizi yapım süreçlerine de giriyor. Şirket, yaratıcı ortaklarına sanatsal vizyonlarını gerçekleştirmeleri için geniş bir araç yelpazesi sunduğunu belirtiyor.
Buna en çarpıcı örneklerden biri, yakında çekilecek “Happy Gilmore 2” filmi. Yapımcılar, Netflix’in Eyeline adı verilen özel teknolojisini kullanarak, bir geri dönüş sahnesinde karakterlerin yaşlarını küçültmek için makine öğrenimi ve yapay zekadan yararlandılar.
Bu güçlü teknolojilerin sorumlu bir şekilde kullanıldığından emin olmak için Netflix, içerik üreticileri için özel bir yapım kılavuzu da yayımladı.
Reklam deneyiminde de yapay zeka gücü
Netflix, reklam destekli abonelik katmanını büyütürken, yapay zekayı bu alanda da aktif olarak kullanıyor. Amaç, reklam verenlerin daha iyi sonuçlar almasına yardımcı olurken, üyeler için daha sorunsuz ve alakalı bir reklam deneyimi yaratmak.
2025’in dördüncü çeyreğinde şirket, yeni reklam formatlarını test etmek, bireysel üyelere en alakalı reklamları sunmak ve medya planlarının geliştirilmesini hızlandırmak için yapay zekadan faydalanacak.
Kullanıcıların çoğu, arka planda reklam deneyimlerini iyileştirmek için kullanılan yapay zekaya muhtemelen ses çıkarmayacaktır. Ancak asıl hassasiyet, film ve dizilerin yaratımında yapay zekanın ne kadar ileri gideceği konusunda yaşanabilir. İzleyicilerin beklentisi, Netflix’in içeriğin sanatsal kalitesinden ödün vermemesi ve platformu tamamen yapay zeka tarafından üretilmiş içeriklerin doldurduğu bir “çöplüğe” çevirmemesi yönünde.



Yorum gönder