Video oyunları dünyası, son yıllarda büyük bir değişim geçirerek demografik yapısını genişletti. The Entertainment Software Association (ESA) tarafından yayımlanan “Power of Play” raporu, dünya genelinde kimlerin ve neden video oyunu oynadığını anlamamızı sağlıyor.

16 yaş üstü ve haftada en az bir kez oyun oynayan 24.000’den fazla katılımcıyla yapılan araştırma, oyunların artık sadece gençlerin eğlencesi olmaktan çıktığını ve çok daha geniş bir kitleye hitap ettiğini gösteriyor. Özellikle ortalama yaşın 41 olması ve cinsiyet dağılımının neredeyse eşitlenmesi, geleneksel oyun algısını kökten değiştiriyor.

Raporun en dikkat çekici bulgularından biri, insanların oyun oynamaktan elde ettikleri faydalar. Katılımcıların büyük bir çoğunluğu, oyunların sadece bir eğlence aracı olmanın ötesinde, kişisel gelişim ve ruh sağlığı üzerinde olumlu etkileri olduğunu belirtti. Katılımcıların %81’i, oyunların zihinsel uyarım sağladığını ifade ederken, %80’i oyunların stres azaltıcı bir etkiye sahip olduğunu söyledi. %73’lük kesim oyun oynamanın kendilerini daha mutlu hissettirdiğini söylerken, %64’lük bir kısım ise oyunların diğer insanlarla bağlantı kurmalarına yardımcı olarak kendilerini daha az izole veya yalnız hissetmelerine katkıda bulunduğunu dile getirdi.

Bu veriler, video oyunlarının sadece zaman geçirme aktivitesi olmaktan çıkıp, bireylerin bilişsel ve duygusal ihtiyaçlarını karşılayan güçlü bir araç haline geldiğini gösteriyor.

Beceri gelişimi ve yaratıcılığa katkı

Oyuncuların oyun oynamak için en temel sebebi eğlence olsa da (%66), araştırmaya katılanlar oyunların aynı zamanda çeşitli becerilerini de geliştirdiğini düşünüyorlar. Katılımcıların %77’si, oyun oynamanın yaratıcılığı artırdığına, %76’sı oyunların problem çözme becerilerini geliştirdiğine inanıyor. %74’ü ise oyunların hem bilişsel becerileri hem de ekip çalışması veya iş birliğini geliştirdiğini düşünüyor.

Bu bulgular, oyunların sadece eğlenceli değil, aynı zamanda öğretici ve geliştirici bir potansiyele sahip olduğunu ortaya koyuyor. Özellikle takım tabanlı oyunlar, iş birliği ve stratejik düşünme gibi konularda oyunculara deneyim kazandırıyor.

Mobil oyunların yükselişi

Rapor, mobil oyunların halen ne kadar popüler olduğunu da net bir şekilde gösteriyor. Genel olarak, katılımcıların %55’i mobil cihazların en sevdikleri oyun platformu olduğunu belirtti. Bu oran, sadece genç oyuncular arasında değil, farklı yaş gruplarında da yüksek. 35 yaşın altındaki katılımcıların yarısı mobil cihazlarda oyun oynarken, 50 yaş üstü oyuncuların etkileyici bir şekilde %61’i de mobil platformlarda oyun oynuyor.

Bu veriler, akıllı telefonların ve tabletlerin, kolay erişilebilirliği ve geniş oyun yelpazesi sayesinde her yaştan insanın günlük yaşamının ayrılmaz bir parçası haline geldiğini ve oyun dünyasını demokratikleştirdiğini kanıtlıyor. Başka bir deyişle oyunlar, artık sadece belirli bir demografiye hitap eden niş bir alan olmaktan çok, küresel bir kültürel fenomen haline gelmiş durumda.