Türkiye’de kendini iyi hissedenler azalıyor, yapay zekaya güven artıyor
Türkiye Sağlık Trendleri Araştırması sonuçları, genel sağlık algısının zayıflamasına rağmen bireylerin sağlıklı kalma çabasının %84’e çıktığını gösterdi. Yapay zekaya güven %51’e ulaşırken, tele-sağlık hizmetlerinin yaygınlaşmasına karşın fiziksel muayenenin vazgeçilmezliği korundu.
Philips Türkiye’nin Ipsos Türkiye iş birliğiyle yürüttüğü Beşinci Türkiye Sağlık Trendleri Araştırması, toplumun sağlık anlayışında önemli bir dönüşümün yaşandığını ortaya koydu. Bireylerin genel sağlık durumunu “iyi” olarak değerlendirme oranı düşerken, sağlıklı kalmak için gösterilen çaba ve teknolojiye olan güven belirgin biçimde yükseldi. Yapay zeka, tele-sağlık ve sürdürülebilirlik, sağlık ekosisteminin yeni odak noktaları olarak öne çıkıyor.
Sağlık Trendleri Araştırması’nın 2025 sonuçlarına göre, bireylerin kendi sağlık durumlarına dair algısı önceki yıllara göre zayıfladı. 2019 yılında toplumun yüzde 89’u sağlık durumunu “iyi” ya da “çok iyi” olarak tanımlarken, bu oran 2025’te yüzde 62’ye geriledi. Bu düşüşe rağmen, bireylerin sağlıklı bir yaşam için çaba gösterme eğilimi güçlendi. Katılımcıların yüzde 84’ü sağlıklı kalmak için aktif çaba gösterdiğini belirtiyor.
Araştırma, sağlık bilincinin temel alanlarda derinleştiğini gösteriyor:
Uyku ve Kalp Sağlığı: Toplumun yüzde 78’i düzenli uykunun sağlığa etkisinin farkında olsa da, yarısından fazlası (%54) uykuya dalmakta zorlandığını belirtiyor. Kalp sağlığı için düzenli kontrole gidenlerin oranı yüzde 29’a, çocuklarının kontrolünü yaptıran ebeveynlerin oranı ise yüzde 45’e yükselmiş durumda.
Ağız ve Diş Sağlığı: Ağız ve diş sağlığının genel sağlıkla ilişkili olduğu düşüncesi, katılımcıların yüzde 81’i tarafından destekleniyor.
Harcama Eğilimi: Katılımcıların yüzde 73’ü sağlıklı kalmak için gerekli harcamayı yapmaya hazır olduğunu ifade ediyor.
Yapay zeka ve tele-sağlık
Teknolojinin sağlık sektöründeki rolüne olan güven artıyor. Katılımcıların yüzde 84’ü kişisel sağlığın yönetiminde teknolojinin faydalı olduğunu düşünürken, yüzde 51’i yapay zekanın teşhis ve tedavi süreçlerine anlamlı katkı sağlayacağına inanıyor.
Tele-Sağlık Yükselişi: Uzaktan sağlık hizmetlerinin bilinirliği 2023’te yüzde 19 iken 2025’te yüzde 28’e çıktı. Tele-sağlık hizmetlerinden memnuniyet oranı ise yüzde 81 olarak kaydedildi.
Fiziksel Muayene İhtiyacı: Tüm bu dijitalleşmeye rağmen toplumun yüzde 77’si tanı ve tedavi süreçlerinde fiziksel muayenenin hala gerekli olduğunu düşünüyor.
Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Murat Aksoy, bu konuda yaptığı değerlendirmede, dijital teknolojilerin hekimlerin kısa sürede doğru teşhise ulaşmasını sağladığını ve hastalarına daha fazla zaman ayırma imkânı verdiğini belirtti.
Sürdürülebilirlik, sağlık sektörünün önceliği oldu
Araştırmaya katılanların yüzde 65’i sürdürülebilirliğin sağlık sektöründe öncelikli bir konu olması gerektiğine inanıyor. Tüketici davranışları da bu yönde şekilleniyor. Her iki kişiden biri (%53), sürdürülebilir uygulamalara sahip şirketlerden ürün veya hizmet satın alma eğiliminde olduğunu belirtiyor.
Tüketiciler için ürün ve hizmetlerde sürdürülebilirlik açısından en çok dikkat edilen unsurlar ise uzun ömürlülük, çevre dostu malzeme ve geri dönüştürülebilirlik olarak sıralanıyor.



Yorum gönder