Yirmi yıllık bekleyiş sona yaklaşıyor: Dream Chaser uzay için hazır
2004 yılında kamuoyuna tanıtılan, kökleri NASA’nın 1990’lı yıllardaki bir projesine dayanan Dream Chaser uzay uçağı, nihayet uzayla tanışmaya hazırlanıyor. Ancak ilk uçuşta Uluslararası Uzay İstasyonu’na kenetlenme beklenmiyor; bunun yerine araç yörüngede bağımsız bir test gerçekleştirecek.
Yaklaşık yirmi yılı aşkın süredir geliştirilmekte olan Dream Chaser uzay uçağı, halen yörüngeye ulaşmış değil. İlk kez 2004 yılında duyurulan bu mini mekik projesi, zaman içinde birçok aşamadan geçti, fakat beklenen çıkışını henüz yapamadı. Şimdi ise ilk uçuşunun biraz daha farklı bir şekilde gerçekleşeceği anlaşılıyor.
NASA tarafından yapılan son açıklamaya göre, Dream Chaser’ın ilk uzay yolculuğunda Uluslararası Uzay İstasyonu (UUİ) ile kenetlenmesi gerçekleşmeyecek. Bunun yerine, uzayda bağımsız bir test uçuşu yapılacak. Yani araç, yörüngede serbestçe uçacak, ancak istasyona yanaşmayacak. Bu karar, hem aracın geliştirme sürecine esneklik kazandırmayı hem de daha geniş görev profillerine uyum sağlayacak bir geçiş süreci başlatmayı amaçlıyor.
Yirmi yılı aşan geliştirme süreci
Dream Chaser’ın kökeni, 1990’lı yıllarda NASA tarafından geliştirilen ancak uçurulamayan HL-20 uzay aracı konseptine dayanıyor. Bu tasarım, 2004 yılında SpaceDev adlı özel bir şirket tarafından yeniden ele alındı. Kısa süre sonra SpaceDev, Sierra Nevada Corporation (SNC) tarafından satın alındı ve proje yeni bir ivme kazandı.
SNC, 2010’lu yıllarda NASA’nın “Commercial Crew” yani ticari mürettebat taşıma programına dahil olmak istedi. Ancak bu süreçte hem SpaceX hem de Boeing gibi büyük rakipler karşısında geride kaldı. Yine de Dream Chaser tamamen elenmedi. 2016 yılında NASA, aracın kargo versiyonunu destekleme kararı aldı. Böylece Dream Chaser, UUİ’ye malzeme taşıyacak kargo aracı olarak yeniden konumlandırıldı.
Sierra Space’e (Sierra Nevada Corporation’ın uzay odaklı iştiraki) UUİ’ye en az yedi ikmal uçuşu hakkı verildi. SpaceX’in Dragon ve Northrop Grumman’ın Cygnus araçlarıyla birlikte bu görevler üç şirket arasında paylaştırıldı. Toplam sözleşme bedelinin 14 milyar dolar civarında olduğu bildirildi. Ancak NASA, son açıklamasında artık belirli sayıda uçuş taahhüdünde bulunmadığını da duyurdu.
Neden kenetlenme yerine serbest uçuş?

Dream Chaser’ın neden UUİ’ye yanaşmayacağı net olarak açıklanmasa da, teknik nedenler öne çıkıyor. İddiaya göre NASA, aracın itki sistemini henüz tam olarak sertifikalandırmış değil. Araç, farklı güç seviyelerinde çalışabilen 20’den fazla küçük motorla donatılmış durumda. İstasyona güvenli bir şekilde yaklaşabilmesi için bu sistemlerin hem teknik hem de güvenlik standartlarını karşılaması gerekiyor.
Uçuş, bu açıdan bir gösterim görevine dönüşmüş durumda: Aracın temel sistemlerinin uzay ortamında nasıl çalıştığı, bağımsız olarak test edilecek.
Sierra Space, Dream Chaser’ın ilk görevini 2026’nın sonları için planladığını açıkladı. Ancak uzay projelerinde sıklıkla görülen gecikmeler göz önüne alındığında, bu tarih büyük ihtimalle 2027’ye sarkabilir. Bu da Dream Chaser’ın, 2030 yılında hizmetten çıkarılması planlanan UUİ için çok sayıda görev yapma ihtimalini azaltıyor. Halihazırda SpaceX ve Northrop’un araçları, istasyonun kargo ihtiyacını karşılamakta yeterli görünüyor.
Buna rağmen Dream Chaser’ın tamamen işlevsiz kalması beklenmiyor. Sierra Space, gelecekte kurulması planlanan ticari uzay istasyonları için Dream Chaser’ı potansiyel bir taşıma aracı olarak konumlandırmayı planlıyor. Şirket ayrıca, uzay taşımacılığı alanındaki esnekliğin özellikle savunma sanayi gibi farklı sektörler için de kritik hale geldiğini vurguluyor.
Şirketin yönetim kurulu başkanı Fatih Özmen, bu yeni yaklaşımın yalnızca NASA ile olan işbirliklerini değil, aynı zamanda savunma teknolojileri gibi alanlardaki yeni fırsatları da destekleyeceğini söylüyor. Dream Chaser’ın “görev esnekliği” ve “çok yönlü kullanım” potansiyeli, özellikle gelecekteki farklı uzay platformlarıyla entegre çalışabilme ihtimali açısından dikkat çekiyor.



Yorum gönder