Bilim insanları yıllarca görünmeyen bir güç olan karanlık maddenin evreni bir arada tutmaya yardımcı olduğunu teorisini araştırdılar. Ancak yeni araştırmalar, evrenin yaşı ve karanlık maddenin var olup olmadığı konusunda mevcut evren modellerimizin yanlış olduğunu gösteriyor.

Bu, evreni gözlemlediğimizde ne gördüğümüzü anlamamıza yardımcı olmak için kullandığımız mevcut bilimsel modellerde büyük bir değişiklik yapmak anlamına geliyor. Çünkü, eğer doğruysa, evren hakkında bildiğimiz pek çok şeyi unutmak zorunda olacağız.

Teori geçen yıl fizikçi Rajendra Gupta‘nın evrenin şu anda kabul edilen yaşının sadece bir ışık oyunu olduğuna dair bir öneri yayınlamasıyla ortaya çıktı ve diğer bilim insanlarının da ilgisini çekti.

Gupta, karanlık madde ya da karanlık enerjinin “büyüsüne” güvenmek yerine, evrene bu merceği kullanmadan bakmayı tercih ediyor. Yaptığı açıklamada, “Standart kozmolojide, evrenin hızlanan genişlemesinin karanlık enerjiden kaynaklandığı söylenir, ancak aslında karanlık enerjiden değil, genişledikçe doğanın zayıflayan kuvvetlerinden kaynaklanmaktadır” diyor.

Karanlık maddenin varlığını sorgulayan tek kişi Gupta da değil. Ancak Gupta’nın yeni araştırması, karanlık maddeyi denklemden tamamen çıkaran ilk araştırma olabilir. Gupta, karanlık maddeye duyulan ihtiyacı denklemden çıkarmanın, evrenimizin temel özelliklerini keşfetmemiz için yeni kapılar açtığını söylüyor.

Evrenin yaşı da bilim dünyasında uzun süredir tartışılan bir konu. Gupta’nın geçen yıl evrenin daha önce belirlenenden iki kat daha yaşlı olduğunu belirten ilk araştırmasını gördük, diğerleri ise evrenin aslında çok daha genç olduğunu söylüyor.

Bu tartışmalarda kim haklı, kim haksız, kimse bilemeyecek. Bilim insanlarının üzerinde anlaştıkları bir modeli kabul ederek onun üzerinden çalışmaya devam edeceğiz. Ancak bugüne kadar kabul edilmiş evren modelleri artık sert bir şekilde sorgulanıyor ve karşı argümanlar kabul görmeye başlıyor. O zaman, büyük değişimlere de hazır olma zamanı gelmiş demektir.